Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Parlamenterler Asamblesinin kış dönemi toplantılarına katılmak üzere Avusturya’nın başkenti Viyana’da bulunan Türk Heyeti Başkanı Avcı, AGİT bünyesinde gerçekleştirilen görüşmeler ve Avrupa’da siyasetin merkezine taşınan aşırı sağcı, ırkçı yaklaşımlara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Avcı, AGİT Parlamenterler Asamblesi kapsamında insan haklarından, çatışmalı alanlarda alınabilecek tedbirlere, insan kaçakçılığı ve düzensiz göç sorununa kadar birçok konunun müzakere edildiği çeşitli komisyonların çarşamba gününden bu yana çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.

AGİT bünyesinde 24 ülkeden oluşan İpekyolu Destek Grubu’nun gerçekleştirdiği toplantının önemine dikkati çeken Avcı, "AGİT içerisinde Türkiye de dahil olmak üzere 24 AGİT üyesi ülke İpekyolu Grubuna üye. Türkiye’nin bu grupta çok özel bir yeri var. Türkiye bütün İpekyolu ülkeleriyle şu ya da bu şekilde, ya tarihi ya coğrafi ya da kültürel olarak veya bunların hepsi birlikte ilişkide olan tek ülke." şeklinde konuştu.

Avrupa'da yükselen ırkçı söyleme karşı İpekyolu kültürü vurgusu
Avcı, İpekyolu grubu içinde yer alan Moğolistan’ın Türkiye’ye coğrafi olarak uzak bir mesafede olduğunun düşünülebileceğini ancak bu ülke sınırlarında yer alan Orhun Anıtları'nın Türkiye tarafından tekrar koruma altına alındığını, söz konusu anıta giden yolu Türkiye’nin yaptırdığını hatırlattı.

Türkiye’nin bütün İpekyolu ülkeleriyle ilişkileri olduğunu kaydeden Avcı, "Ben de toplantıda hem bu özelliklere istinaden hem de son zamanlarda özellikle Avrupa’da yükselmekte olan bazı aşırı sağ veya ırkçı yönelişlere karşı İpekyolu kültürünün ne kadar önemli olduğunu, İpekyolu’nun sadece bir ticari alışveriş kanalı olmadığını, dolayısıyla bugün İpekyolu’nu canlandırmak üzere veya günün teknik ve ulaşım şartlarına uygun yapılacak projelerde konunun kültürel, medeniyetler arası ilişkiler tarafının da mutlaka gündeme getirilmesi gerektiği” görüşünü aktardığını ifade etti.

Avcı, toplantı kapsamında Avusturya ve Slovakya arasında planlanan bir demir yolu projesine ilişkin sunum yapıldığını, bu tür projelerin ticari ve teknik açıdan önemli olduğunu, ancak kültürler arası anlayışın da yükselmesine vesile olması durumunda söz konusu projenin tam anlamıyla yerini bulacağının altını çizdi.

AGİT’te yaptığı konuşmada, Avrupa’da yükselmekte olan ırkçı ve yabancı düşmanı tutumlara karşı dikkatli olunması gerektiğini aktardığını belirten Avcı, İpekyolu projelerine bu nedenle kültür adamlarının, eğitimcilerin de mutlaka dahil edilmesi gerektiğini vurguladığını dile getirdi.

"Türkiye, AGİT'in en önemli üyelerinden bir tanesi"
Avrupa ve Avrupa güvenliğini ilgilendiren pek çok konunun yapılan komisyon toplantılarında ele alındığını kaydeden Avcı, "Avrupa Güvenlik ve İşbirliği teşkilatı diyoruz ama artık AGİT’in 57 üyesi bulunuyor. Kanada, ABD, Kırgızistan ve Moğolistan da bu örgütün içerisinde. Dolayısıyla artık Avrupalılık sadece isminde kaldı. AGİT bir dünya örgütü ve Birleşmiş Milletler (BM) içerisinde de en fazla üyeye sahip olan örgütlerden bir tanesi. Buradan dünyaya taşınacak mesajlar bu yüzden çok önemli, Türkiye’de bu önemli örgütün en önemli üyelerinden bir tanesi." değerlendirmesinde bulundu.

Avcı, Avrupa’da antisemitizm ile mücadele konusunda yapılan bazı toplantılara değinerek, "Bunun Avrupa’da belli karşılıkları da var. Avrupa özellikle İkinci Dünya Savaşı sırasında ve öncesinde, Museviler başta olmak üzere pek çok alt kültüre yönelik yaptıklarından ötürü, bunun verdiği vicdan azabıyla bu tür konferanslarda bir anlamda, açıkçası günah çıkartıyorlar." diye konuştu.

"Müslüman Türklere karşı düşmanca söylemler yaygınlaşıyor"
Avrupa’nın yakın tarihinde yaşanan olumsuzlukların genç kuşaklara aktarılması açısından söz konusu konferansların önemli olduğunu belirten Avcı, "Antisemitizmin de önüne geçen bugünün problemi, antisemitizmi de aşan bir yabancı düşmanlığının, özellikle Müslümanlara yönelik hatta biraz daha özelleştirirsek Müslüman Türklere yönelik ön yargıların, düşmanca söylemlerin, nefret söylemlerinin maalesef günümüz Avrupası'nda ciddi bir yaygınlık kazanması da söz konusu. Hatta bizzat bu antisemitik çalışmaların ve söylemlerin içerisinde bile bunların yer bulabildiğini de görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Avcı, yabancı, Müslüman ve Musevi düşmanlığının birtakım marjinal grupların söylem ve eylemlerinde her zaman yer aldığını anımsatarak, "Günümüzde endişe verici olan geçmişte marjinal partilere mahsus olan söylemlerin ana akım siyasi partilere de sirayet etmiş olmasıdır. Bunun örneklerini Avusturya’da da görüyoruz. Başka yerlerde de Almanya’da, Hollanda’da görüyoruz." ifadelerini kullandı.

"Avrupa geçmişinden ders almalı"
Geçmişte antisemitik uygulamaların Avrupa’yı nasıl kanattığını, Avrupa’nın vicdanında nasıl onarılmaz yaralar açtığının bilinen bir hakikat olduğunu belirten Avcı, dolayısıyla Avrupa’nın benzer bir vicdani yıkımla karşı karşıya kalmaması için daha rasyonel yaklaşımlar içinde olması gerektiğine dikkati çekti.

Avcı, "Avrupa eğer geçmişte yaşadıklarından ders almaz ve bu yabancı düşmanı, ırkçı söylemeleri bu şekilde hoşgörüyle karşılamaya, hatta siyaseten prim yapan davranışlar ve söylemler olarak görmeye devam ederse, başına yeni belalar almaya hazırlanıyor demektir." uyarısında bulundu.

Avcı'nın başkanlığını yaptığı Türk heyetinde eski Sağlık Bakanı ve AK Parti Erzurum Milletvekili Recep Akdağ, AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Sait Kirazoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ve CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar bulunuyor.

WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

Haberlerimizi izin almadan kullanmayınız!