Haberlerimizi İnstagram , TikTok ve Youtube hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz.
Uzun zamandır çaydaki uyarıcı maddenin teein, kahvedekinin ise kafein olduğu düşünülüyordu. Ancak bugün artık biliniyor ki her iki isim de aynı kimyasal maddeyi ifade ediyor: Kafein. Yani kimyasal açıdan aralarında hiçbir fark yok. Ancak etkileri ve kullanım şekilleri farklılık gösteriyor. Kafein sadece kahvede değil; siyah ve yeşil çay, guarana ve mate çayında da bulunuyor. Ancak kahve ve çayın etkileri farklı olabiliyor.
İşte bunun nedenleri:
- Kafein oranı, kahve, çay ve mate bitkilerinde değişiklik gösterir. Hangi bitkiden elde edildiğine bağlı olarak oran farklıdır.
- Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesine (EFSA) göre, bir fincan siyah çay, kahveye kıyasla daha az kafein içerir. Bunun nedeni, çayın demlenmesinde daha az miktarda bitki kullanılmasıdır.
- Çaydaki kafein oranı, demlenme süresine bağlıdır. Örneğin, bir dakika demlenen siyah veya yeşil çayın 100 mililitresinde yaklaşık 20 miligram kafein bulunur. Demleme süresi beş dakikaya çıkarıldığında bu oran 33 miligrama kadar yükselir.
- Çay, sindirimi destekleyen olumlu etkilere sahiptir. Demlenme süresi uzadıkça daha fazla tanen (gerbstoff - bitkisel bileşik) açığa çıkar ve bu da sindirimi rahatlatır.
- Siyah ve yeşil çayda doğal olarak bulunan L-Theanin adlı aminoasit, sakinleştirici bir etkiye sahiptir ve stresi azaltabilir.
- 2008 yılında yapılan bir araştırmaya göre, kafein ve L-Theanin kombinasyonu; dikkat artışı, baş ağrısı ve yorgunlukta azalma, daha hızlı tepki süresi gibi olumlu etkiler sağlar. Ancak bu konuda daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyaç vardır. Kahvede ise L-Theanin bulunmaz.
- 2000 yılındaki başka bir çalışmada, kahve ve çayın performans artırıcı etkilerinin benzer olduğu, ancak çayın daha az uyku sorununa neden olduğu tespit edilmiştir.
Kafein ve teeinin sağlık üzerindeki etkileri
Kafein ve teein içeren içecekler, sağlıklı bireylerde uygun dozlarda tüketildiğinde genellikle güvenlidir. Ayrıca çeşitli sağlık yararları sunduğu bilinir. Kafeinin; ruh halini iyileştirme, Alzheimer ve Parkinson’a karşı koruma sağlama, metabolizmayı hızlandırma ve kalp-damar hastalıklarına karşı koruma gibi faydaları olabileceği düşünülmektedir.
©Sonhaber.eu