HOLLANDA

Depremzede kadınların el emeği 6 metrelik 'İnci Küpeli Kız' Amsterdam'da sergilendi

Kahramanmaraş’taki depremzede kadınlar için başlatılan ‘İnci Küpeli Kız’ın Gözünden’ projesi Amsterdam’da sergilendi. 6 Metrelik tablo görenleri hayran bıraktı.

Abone Ol

Hollanda Türkiye dostluğunun 100. yılında iki ülke arasındaki bağların bir yüzyıl daha devam etmesine katkı sağlayacak bir proje, bu hafta Perşembe günü Amsterdam Belediyesinde sergilenmeye başladı. Yaklaşık iki yıl önce Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem sonrasında, bu bölgede bulunan kadınlar için NP2e Başkanı Gülay Fitoz tarafından başlatılan proje, hem depremzede kadınlara yardım eli uzattı hem de iki ülke arasındaki dostluğun pekişmesine vesile oldu.

NP2e Başkanı Gülay Fitoz, Sonhaber.eu’ya projeye nasıl başladıklarını ve elde ettikleri başarıları anlattı.

‘İnci küpeli kız’ın gözünden projesi
Kadınlar için projeler üreten NP2e’nin girişimiyle başlatılan ‘İnci Küpeli Kız’ın Gözünden’ projesi, Kahramanmaraş Down Sendromu Derneği iş birliği ve Hollanda'nın Türkiye Büyükelçiliği desteğiyle hayata geçirildi.

Projede Kahramanmaraş “Down+1 Konteyner Sokağı” expo kampında kalan 150'den fazla depremzede kadın, 6 metreye 3 metre büyüklüğündeki yekpare kumaş üzerine, etamin tekniği ile Hollandalı ünlü ressam Johannes Vermeer’in meşhur ‘İnci Küpeli Kız’ tablosunu işledi.

Sergi İstanbul’dan Amsterdam’a taşındı
İşlenen tablo, İstanbul’da Hollanda Başkonsolosluğunda sergilendikten sonra, bu hafta Perşembe günü Amsterdam Belediye binasında sergilenmeye başladı.

Görenleri hayran bırakan tablonun belediye binasındaki sergi açılışına, Belediye Başkan Yardımcısı Touria Meliani, Türkiye’nin Deventer Başkonsolosu Muammer Hakan Cengiz, Rotterdam Başkonsolosu Sevgi Kısacık, Amsterdam Başkonsolosu Burak Ersoy, Hollanda Dışişleri Bakanlığı Kültür İşleri Büyükelçisi Dewi van de Weerd ve davetliler katıldı.

‘Sanat hem iyileştirir hem birleştirir’
Gülay Fitoz, depremden yaklaşık 6 ay sonra başlayan proje için şu açıklamayı yaptı: “Depremden sonra ilk yardımlar yapılmaya başlamıştı. İnsanlar kamplarda kalıyordu ve travmaları vardı. Depremzedeler hala bu felaketi atlatmaya çalışıyordu ve bölgeden gelen sinyaller, insanların psikolojik sorunlar yaşadığını gösteriyordu. Biz NP2e olarak kadınlara yönelik çalışmalar yapıyoruz. Depremin olduğu yıl, Hollanda’da Vermeer yılı olarak kutlanıyordu. Bu anlamda bu bölgede sanat terapisiyle ilgili bir proje başlatmak istedik. Sanat hem iyileştirir hem de birleştirir. Bu bağlamda projeyi hayata geçirdik.”

Kadınlar İnci Küpeli Kız'ı kendilerine yakın buldu

 

Projenin aslında tesadüfen olmadığını belirten Fitoz, "Vermeer tablolarında hep kadınları resmeder ve Osmanlı eserlerini de tablolarında kullanırdı. Bu anlamda çok iyi bir bağ oluştu. İnci Küpeli Kız tablosunu da depremzede kadınlarla birlikte seçtik. Tablodaki kız onlara çok yakın geldi, kendilerine yakın hissettiler" dedi.

Hem sanat hem terapi
Expo kampta bir araya gelen 150’nin üstünde kadının gece gündüz çalıştığını belirten Fitoz, projenin bir yandan kadınların moralini düzelttiğini, bir yandan da onların dertleşerek bir tür terapi yaptıklarını dile getirdi.

Hikayeler broşürle ölümsüzleşti
Fitoz, tabloyu işleyen kadınların anlattıkları hikayelerin bir broşür olarak sergilendiğini ve şu örneği verdi: "Bir kadın şunları ifade etti: 'Vermeer bu çalışmayı yaparken malzeme sıkıntısı çektiği gibi biz de malzeme bulmakta zorlandık. Projeye başladığımızda şehrimizde birçok yer hala göçük altındaydı. Evi sağlam olanların sandıklarından kumaşlar, ipler bulduk. Çalışmamızın içinde yer alan her parça kumaş, başka hayat hikayelerinin temsilcisi oldu. Bu sürede bizim hikayelerimize ve sırlarımıza ortak oldu.’ Bu gerçekten projenin kadınlar için ne kadar önemli olduğunu ve birlikteliğin gücünü anlattı bizlere."

Fitoz, bu devasa nakış tabloyu işleyen kadınların, Hollanda ve Türkiye arasındaki dayanışmayı güçlendirdiğini belirtti. Serginin birkaç hafta daha Amsterdam Belediye binasında yer alacağı, ardından Hollanda ve Avrupa'da farklı şehirlerde sergileneceği ifade edildi.

Broşürden alıntılar:
Süheyla Bilgier (El Sanatları Öğretmeni):
“...İnci küpeli kız, arkadaşlar ile Down+ 1 Container Sokağında toplanıp sohbet muhabbet ettiğimiz, kâh güldüğümüz kâh dertleşip ağlaştığımız günlerde bize sırdaş oldu. Kimi güzel sesiyle türküleriyle eşlik etti, kimi şiir okudu, kimi fıkralar anlattı. Eli değen, emeği sinen herkese biraz meşguliyet, biraz moral ve çokça psikolojik destek oldu.” 

Medine Aydın: “Çevredeki meraklı bakışlara kendimizi, sanatımızı, emeğimizi anlattıkça yaptığımız işe duyulan sevgi saygı katlandı ve bizleri inci küpeli kıza daha da yaklaştırdı. Koşturmalı, heyecanlı, stresli, kah gülmeli kah ağlamalı anlara şahitlik eden inci küpeli kız da bizden biriydi artık. Sırdaşımız olmuştu.”,

Gülseren Şahin: “İnci küpeli kız projesinde olmak bana onur ve mutluluk verdi. Bu proje depremde ağır kayıp veren bizler için bir terapi oldu.”

Didem Şahan: “Biz, özel çocuklarımızın hayatlarını da aynı inci küpeli kız kanaviçe çalışmasında olduğu gibi ilmek ilmek işliyoruz. Bundan da anlıyoruz ki birlik beraberlik olduğunda çok güzel işler ortaya çıkıyor.”

Serpil Büyükçelik (Kahramanmaraş Down Sendromu Derneği)”… İnci Küpeli Kızın Gözünden Projesi Kahramanmaraş’ta depremden olumsuz etkilenen kadınlar ve çocukların bir araya gelerek sanatın iyileştirme gücüyle depremin yaşattığı yıkımı bir nebze olsun üstesinden gelmemize yardımcı oldu.”

©Sonhaber.eu

Haberlerimizi İnstagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz.

WhatsAppta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

Sitemizde yayımlanan haberlerin her türlü hakkı SONHABER.eu’ya aittir. Haberin linki kaynak olarak gösterilmeden alınan haberler için hukuki işlem başlatılacaktır.